|
::Bir Filmdir::
Selamlar,
Güz
geldi.Sarı yapraklara büründü ayalar.Takvimimde renk söndü.Kızıllığını
yaşanırken güzün başımdan bir aşk geçti.
Lise
yılları şüphesiz herkes için güzeldir. Buruk bir hatıradır da.
İşte bu
hatırada yaşayan bir güz masalı.
Yine
açılmıştı okullar. Üzerimde orta okul son sınıftan kalma bir
ceket.Şehrin görkemli dağının eteklerinde köhne bir evde oturuyorduk.Her
seneki gibi yine ilk gün telaş esi içindeyim. Ama içimde bir değişik
sızı var.Belki bir umut belki bir umutsuzluk. Daha üç ay önce terk
etmemiş miydik orta okulu ?
Peki ya
yeni yüzler ? Kimlerdi yan yana oturup, yüz yüze, diz dize canciğer kuzu
sarması olup birlikte senelerimizi geçireceğim yeni dostlar? Ya yeni
hocalar?Bize de vurur mu piyango, sevgili destesinden? Diye diye
arşınlamıştım belediyenin yeni asfaltını.Hor görüyordum kendi kendimi!
Boynumda okul prosedürlerine uygun armalı kravat.Yakışmış mıydı?
Bilmiyordum.
Önce
müdürün vaazı sonra yardımcısının .Dersler nihayet başlamıştı. Sıralarda
her ders inip kalkmalar yeni yüzler ,yeni hocalarla
tanışmalar.Karakterlerin tahlili.Vaatler, serseri takımına bulunulan
atıflar.Yankılanıyordu.Bir biz birde duvarlar işitiyordu.İşte o anada
insan içinden ağlamak istiyordu.Zira ağladım da bir kuytuda . İşte o an
bir el uzandı.Sardı tüm yaralarımı . Güzün güzelliği, daha adam
değilim.Daha genç değilim.Daha çocukta değilim.Olur muydu ablam olacak
bir kıza aşık olmak.Bilmiyordum ve içimde tüm meçhuller gibi daha
parlayamamış soru işaretleri…
Olunurdu ya ! Bu güzelliğe sevecenliğe insan tabi ki vurulurdu.
…
Mevsim değişti ilk bahar gelmişti .Tüm tazeliğiyle piyangodan
nasiplendiğim dilberde bahara uymuştu.Okulun bahçesinde arkadaşlarımdan
utana sıkıla yürüdüğüm, papatyaları gül niyetine sunduğum, yegane aşkım
bildiğim ama aramızda hiçbir zaman söz konusu olmamış biz arkadaşız
ayaklarına yattığım dilber… Kül oldum çaresiz yandım aşkı ile iki güz ve
biçare dökemedim derdimi…
1996
‘ydı. Daha yeni reşit olmuştum. O aşklardan,okul yıllarından bir haber
kendi başımın çaresine bakmaya alıştım.Ailemden uzak bir şehirde
yaşamaya başladım sonra.
Ve
yıllar sonra duydum haberini . Erken evliliğe kurban gitmişti .Ama hiç
enterese olmadan yoluma devam ettim.
2002... Şimdi bu
satırları yazıyorum ve o iki çocuk anası.Bense bekar hayatı
yaşıyorum.Tüm genliğimde yaptığım gibi film seyrediyorum.
10
CD Almancılardan ,
5 CD hısımdan,
eş-dosttan.
Biliyorum gençsiniz ve daha çok tecrübesizsiniz. Ama bir miladı
yaşadığınızı herkes biliyor.Bende. Sizde de böyle hayta aşklar varken
daha çok film seyredersiniz.Ama bir nasihatim olacak size.Babanızın
elinize tutuşturduğu şu harçlıkları çarçur edeceğinize kaliteli takılın
CD leri alırken nelere mi dikkat edeceksiniz?
Bunu
sordunuz işte yanıtı:” Tabi ki tek şeye dikkat edeceksiniz o da CD ‘yi
alırken altında kesinlikle bir Fransız yapımcının imzasının
bulunması.Amerikan varyasyonlarından ve Playboy ’un sizi aldatmasından
sakının ….
İhtiyar
:: Geri ::
|